Barut kokusu, herkes evsiz 
Geri dönülmeyen yolların izinde 
Gözlerimdeki ateş, içimdeki sızı 
Karanlık çökerken, silah gibi sözlerle 

Kırık kalpler, kanayan yaralar 
Bu kin, bu acı nereyi süsler?
Yüzlerinde saraylı nazarı
Buyruk verirler ve yiter canlar
Alevler yükseldikçe yanıyorum 
Cebimde taş çaresiz kalıyor

Bu nasıl isyan? Bu nasıl Dünya?
Ah güzel dostum bari sen gör 
Yüreğim daralıyor, ruhum eriyor
Ah güzel dostum, Tanrı yanıyor of!

Uğursuz günler, geçer mi bir gün? 
Kanın içinde yeşerir mi gülüm?
Gözyaşım sel olur akar, içim yine yanar 
Sızlatır vicdanları, gökyüzü sorar 

Bu nasıl isyan? Bu nasıl isyan?
Ah güzel dostum bari sen gör 
Yüreğim daralıyor, ruhum eriyor
Ah güzel dostum, Tanrı yanıyor of!

I'm afraid of America
I'm afraid of the World 
I'm afraid I can't help it

Dağlara yaslanıp ağlarım ah, of..

Bu nasıl isyan? Bu nasıl dert? 

Ah güzel dostum bari sen gör
Yüreğim daralıyor, ruhum eriyor
Ah güzel dostum, Tanrı yanıyor 

Geceyi bölen çığlıklar yankılanır 
Boş sokaklarda cesetlerden kalanlar 
Bir dakika bile rahat yok huzur yok 
Bu zehir beni boğar, zulmü dayanılmaz

Ooooooooooof
Bu nasıl isyan? Bu nasıl dert? 
Ah güzel dostum bari sen gör 
Yüreğim daralıyor, ruhum eriyor
Ah güzel dostum, Tanrı yanıyoooor

Öldürüp parasını alır yine senden
Taşıtır yine sana doldurup tabutlara 
Hür olmak anlamsız buna tanık olunca

Akla kilit vurmuşlar..
Sabahın ilk ışıkları, yeni yollar 
Direnmekten yorulmuş, kürekler kırık 
Fırtınalı denizler, korkulu limanlar 
Bu savaş bitmez, Aşk'ın kıymeti yok!

Hayaller peşinde koşarken bu şehirde 
Kalbimdeki öfkeyi tutamam artık ben de 
Gece kararınca, kor gibi yanar 
Öfkem bir dağ, yükseklere çıkar..