Çıplak heykelleri yaptık koyduk sokaklara,
Çırılçıplak heykeller
Ne rüyalara konu oldu kim bilir, ne de gerçeklere.
Sağından solundan geçen aksakallı dilenciler
Tatmış mıdır bir Faik şiiri, bakmış mıdır resimlerine
Bence bu konu dâhili değil

Sokaklara geçerken iyi bakmalı
Fırça sallayan çocukların umutlarına
Pahalı kundurulara karşı
On kuruşların savaşı!
Oysa ne güzelsin sen çocuk
Ellerin başka güzel Kaşların başka
Söyledim
Erguvanların kokusu sindi mi şehre
Geldiyse kirazın mevsimi
Şimdi Sevişme vakti.

Çıkın sokağa bakın a dostlar,
Okutulsun şiirler, izlettirilmeli resimler
Çalmalı sazlar, söylenmeli türküler
Geçsin önümüzden zambak kokulu kadınlar,
Teni sütten ak çocuklar,
Sallasın bizim güzel oğlan gene fırçasını
Sana nasıl anlatmalı bu durumu
Bağırıp, nara mı atmalı? Yoksa oturup saz mı çalmalı?
Erguvanlar koktumu, kirazlar oldu mu?
İnsanlar neden anlamaz
Mevsimin para değil, aşk koktuğunu
Sevişme vakti olduğunu

Bir kere görseler, dinleseler ya benim dilimden güzelliğini
Şu güzelim çocuk büyüse, mezarıma gelse
Şiirlerim gözyaşı dökse
Sait'e
Faik'e